uzun zamandır yüksek lisans yapmak istiyorum. geçtiğimiz senelerde adli bilimleri kazandım, hatta kayıt da yaptırdım ancak daha sonra devam etmedim. disiplinlerarası bir alandır, kendi alanım olan hukuk üzere yl yapmaya karar verdim. hayvan haklarına üstün yarar sağlayacağı düşüncesiyle hukuk feslefesi ve sosyolojisi üzere yl yapmayı planladığımdan - kamu hukuku - çalışmaya başladım. hem motive etmesi açısından, hem de bilgilendirme olsun diye ders çalışırken aldığım notları buraya ekleyeceğim.
h.sosyolojisi de ahlak s. iktisat s. din s. gibi sosyoloji biliminin bir parçasıdır. felsefe - bilim - h. s. 3 temel konu: ontoloji - varlık sorunu, varlığın öz niteliği madde - materyalizm, varlığın öz niteliği ide - idealizm - tam tersi. epistemoloji - bilgi mümkün müdür, sınırları nelerdir, akıl/ sezgi aksiyoloji - değer/ etik/ estetik: hiyerarşik sıralama - özgürlük değeri eşitlikten üstünse - liberal, eşitlik değeri özgürlükten üstünse - sosyalist. 1. evrensellik rölativite tartışması 2. değerler arasındaki hiyerarşi tartışması ontoloji ve epistemoloji birbirine bağlı. materyalizm - madde, idealizm - ide. madde = olgusallık. ontoloji - olgusallık, epistemoloji - deney/ gözlem. doğa bilimleri ve sosyal bilimler arasındaki farkler: a. ışık deneyi: grup normu bireyleri fiziksel gerçekliğe aykırı bir khususta ikna edebilir ve bu hususun doğru olduğuna inandırabilir. dini, siyasi, spor, ideolojik grupların peşinden kitlelerin sürüklenmesini anlayabiliriz bu deneyle. b. grup normuyla ilgili diğer deney denek ve asistanlar ve güven. c. milgram deneyi - otoriteye itaat deneyi: bu deney nazi ekolünden esinlenmiş, alman memurların uygulamalar. güvenilen bir otorite mevcutsa kişi tek başına yapamayacağı, yapmamayı tercih edeceği, kendini ahlaken sorumlu hissettiği için yapmamayı seçeceği bazı eylemleri otoritenin emri altında rahatlıkla veya tereddütle yapabilir. sorumluluktan kurtulduğunu düşünür. deney - deneyim. tarih sosyolijinin, h. tarihi h. sosyolojisinin laboratuvarıdır. olgusallıkla kastedilen maddilik, örn. h. da olgudur ancak maddi değildir. bilimsel bilginin özellikleri: sistematik, tutarlı, güvenilir ve geleceği planlamamızı sağlayan. sosyal bilimler 19. y.y.da ortaya çıktı, h. sos. ortaya çıktığında h. incelenebilir kabul edilmiyordu, h. sos. terimi ilk kez 19. y.y. sonlarına doğru ifade edildi. sos. bilimler alanındaki bilgiler ufkumuzu genişletir, anthony giddens, kavhe sosyolojisi örneği. bu örneği h.a da uygulamak mümkün. buna göre, iletişim aracı olabilir - dava açacağım demek, h.un üstünlüğü, h. devleti dediğimizde olumlu anlam yüklüyoruz, h. ve ekonomi arasında bağlantı mevcut, h. ve politika arasında da bağlantı mevcut. ekonomi ve politik boyut h. sos.nin temel konularıdır. sos. bilimler alanındaki bilgiler mesleki deformasyondan kurtarabilir. bilim ekibi ve köylü örneği. sos. bilimler alanındaki bilgiler farkındalık oluşturur. kırkayak böcek örneği. farkındalık bireyi rahatsız edebilir `:beni ediyor işte aşırı farkındalıktan muzdaribim` sos. b.ler alanındaki bilgiler tartışmaların uzlaşma ihtimalini arttırabilir. olgusallık içinde yürütülür. olgular ya tarihi bilgiyle yada bugüne yönelik gözlemle oluşturulur. karşı tarafın iddialarını çürütmek için de olgulara başvurulur. fikir inanç/ sezgi/ akılla değil olguyla desteklenmeli. ontoloji - olgusallık, bilgi - deneyim/ gözlem, değer olgusallık, duyularımızla saptayabileceğimiz, zaman - mekan içine yerleştirebileceğimiz herşeydir. deney ve gözlem yerine tarih sosyolojinin laboratuvarı olduğundan deneyim ve gözlemden söz ederiz. felsefe külli, bilim cüzi. deöer - deney ve gözlem araçlarıyla saptanarak bir şey haline gelirse nesnelleşirse bilimin konusu addedilebilir. değer zmaan ve mekan içine yerleştirilebilir hale gelirse olgusallaşır. deöerlerin bilimsel açıdan incelenmesi mümkün mü? tabii hukukun bilimsel incelemesi mümkün mü, müknüse sınırlar neler ve nasıl? ilkçağ tabii hukukçusu aristo. aristo kölelik uygulamasının meşru olduğunu, köleliğin tabii hukuka uygun olduğunu savunmuştur. her varlığın 4 nedeni mevcut. maddi, şekli, etken (müessir sebep), amaçsal nedenler. en önemlisi bu - amaçsal neden. aristo`ya göre amaç=neden. insanın amaçsal nedeni kendini gerçekleştirmektir. amaçsal nedenden kaçınılamaz, amacı gerçekleştirmek için gerekli olan yeteneklerden yoksun olanlarım kendi iyiliği için yapması gereken eylem bu yeteneklere sahip insanlara tabi olmaktır. kendi iyilikleri için gönüllü köle olmalılar. bu akıl yürütme sonucunda köleliğin tabii hukuka uygun olduğunu savunuyor. kölelik atina`da temel üretim atrzıydı ,devletin devamı için de bu üretim atrzının devam etmesi gerekmekteydi. önemli olan devletin varlığını güvence altına almaktı zira. köle emeğini/ köleliği meşrulaştırmak için bir tabii hukuk fikrine ihtiyaç vardır, arito doktrininde kölelik tabii hukuka uygundur, meşru bir uygulamadır. soyut fikir böylece somut ekonomik nedene bağölandı, bir olguya bağlandı, bu bilimsel analizdir felsefi değil. tarihsel olarak değerlendirildiğinde tabii hukuk fikri pozitif hukuk düzeninden memnun olmayanlar için bir silha niteliğindedir. tabii hukuk savunucuları mevcut hukuk düzeninden memnun olmayan değiştirmek isteyen devrimcilerdir. tabii hukuk fikri devrimci bir silahtır. tabii hukuk fikri evrenselliği işaret etmez, kişiye ve iktidara göre değişkenlik sözkonusu olur. tabıii hukuk talep edenler iktidara gelince bundan vazgeçerek pozitif hukuku muhafaza etmeye ve tabii hukuk taleplerini bastırmaya çalışırlar. görelililk rölativite sözkonusu evrensellik değil. pozitif hukuk alanında değer konusu: 1. adesanya davası: (saint omer filminde de bu konuya gönderme mevcut, bugün hatırladım). ingıltere"de nijeryalı bir kadının çocuğunun yüzüne semboller kazıması, bunun çocuğa zarar verme değil kimlik kazandırma olduğunu iddia etmesi, asıl kazınmasa zarar vermiş olurdu şeklinde bir savunma yapılması, davada bilirkişi atanması - kültürel antropolog, bilirkişinin raporunda gerçekten kültür gereği yaptığının tespit edilmesi. `kültürel savunma argümanları` 2. sünnet: ilk olayla benzer. kültürel aidiyet. ülkede göçmen istilası yüzünden yeni kültürel fiiller ortaya çıkmaya başladı, misal erkek sünneti meşru kabul edilirken ülkede, göçmenler arasında kız sünneti yaptırmak isteyenlerin fiillleri de meşru addedilebilecek mi? `:çare zafer partisi``:kalp kalp kalp ümit özdağ` 3. mona davası: vyetnamlı bir adam amerikada mona isimli bir kızla flört ederken zorla kaçırıp tecavüz ediyor. savunmasında geleneklerimize göre bu bir evlenme ritüeli, sembollerini okudum ve onu kaçırdım, direnmesi de iffetli görünmek içindi diyor. bilirkişi raporuna göre bu varlık doğru söylüyor, vyetnamda bu bir tür evlilik ritüeli. bu davalarda kültürel aidiyet dikkate alınmalı mı, yoksa ilgili ülke kanunlarının gereği mi yapılmalı. kimura davası: iki çocuklu japon kimura kocasına kızıp iki çocuğuyla intihara teşebbüs ediyor, iki çocuk ölürken kadın kurtarılıyor. kimura hakkında iki çocuğunu kasten öldürmekten ceza davası açılıyor. eyalet yasası uyarınca bu durum ölüm cezasını gerektirir. japon kültürü üzerine uzman antropologun bilirkişi raporunda japon kültürüne uygun bir eylem olduğu belirtiliyor. bu kültürde çocuklar annenin bir parçası addedilir, şeytan - anne, şeytan uzantısı - çocuklar. anne intihar etmek isterse çocuklarını da yanına alır bu da intiharın bir parçası, bu bir kültürel gereklilik. kimura intihar etmiyor en son, kocasıyla da barışıyor. `:embesil` yapışık ikizler davası - siyam ikizleri ingilterede geçen bir olay. zayıf olanın alınmasını talep ediyor hekimler, aile reddediyor. iki nedenle dini ve velayet hakkı gereği. doktorlar yaşam hakkı evrenseldir diyor alınmasını istiyor zayıf olanın. yaşam hakkı evrensel ve mutlaktır. 3 hakim mevcut bu tespit davasında - hekimelrin ailenin rızasını almadan zayıf olanı almak için açmış oldukları - sorumlu tutulurlar mı resen alırlarsa diye. ilk hakim meşru müdafaaya dayanıyor.güçlü bebeğin zayıf olana karşı meşru müdafaa hakkı mevcut diyor. doktorlar bakımından hukuka uygunluk mevcut, 3. kişi lehine meşru müdafaa sözkonusu olacağı için. ikinci hakim - zaruret haline dayandırarak hekimler bakımından resen almanın hukuka uygun olacağını belirtiyor. bend e bu görüşe katılıyorum. örn. denizde bir salın üzerinde bulunan iki kişiden birini öldürmemiz halinde 3. kişi lehine zaruret hali sözkonusu olur yoksa ikisi de sal üzerinde kalmakta ısrar etseydi ikisi de ölecekti, üstelik bu olayda eşit konumda bile değiller, ilk olaydaki gibi rastgele seçilmiyor sağ kalacak olan, bilakis daha güçlü olanın yaşam hakkı korunuyor. 3. hakim?`:ehehehe` `:her neyse` sonuç itibariyle ayrılmaları yönünde karar veriyor hakimler. yaşam hakkı değerlendirilirken nicelik önemseniyorsa müdahale edilmeli, nitelik önemseniyorsa edilmemeli. zira 5 aylık yaşamla 50 yıllık yaşam arasında fark yok diyor hoca. :/ 1. değerlerin evrenselliği veya göreceli oluşu 2. değerler arasındaki hiyerarşi - altlık - üstlük meselesi. doğal hukukun içeriğini oluşturan değerlerin yorumu iktidara sahip olup olmamaya göre değişir. zarar, yaşam hakkı gibi kavramlar tıpkı doğal hukukun bir şeye göre değişmesi gibi. kültürel savunma argümanları olarak nitelendirilen aidiyet halinde bulunulan kültüre göre değişir. yapışık ikizler davası farklı bir şeye göre değişmekteydi, yaşam hakkının niteliği/niceliğine göre. ulaşacağımız sonuç zıt hale geliyor bu değerlendirme sonucunda. yapacağımız yoruma göre değişir yaşam hakkı. hukuki değerlerin hukukta korunan değerlerin evrensel olmadığı bir şeye göre - yorum, kültür, iktidara sahip olup olmama gibi - değiştiğini evremsel değerleriun olmadığını gösterir bize bilgi. özgürlük > eşitlik - liberal düş. eşitlik > özgürlük - sosyalist düş. hukuku bilimsel olarak incelemek için bir olgu olarak ele almak gerekir, olgu olarak yani zaman ve mekan içine yerleştirilebilen bir şey olarak. bilgisine de deneyim ve gözlemle ulaşmak gerekir. 2. h. sos.nin tarihsel gelişimi 19. y.y.da ortaya çıktı. iki önemli olay sonrasında çıktı. ekonomik nitelikli - sanayi devrimi, politik nitelikli - fransız devrimi sermaye sınıfı - işçi sınıfı, bu iki devrim birbiriyle bağlantılı. sınıf mücadelese - paris komünü. bu devrimler sonucunda yeni bir dünayay ulaşmanın zorlukları ortaya çıkıyor. insanlar bunu sorgulamaya başlıyor. bu sorgulama sonucunda sos. disiplini ortaya çıkıyor. kendiliğinden ortaya çıkmış değil. `:danton` filmi. durkheim çizgisinde ilerleyen ziya gökalp. 2 kitabı var. 1. türkleşmek, islamlaşmak, muasırlaşmak. islamlaşmak :/ 2. türkçülüğün esasları batılılaşmak değil zira bu tabir hıristiyanlaşmak ona göre. meslek ve ihtisas zümreleri, durkheim`de korporasyonlar. organik dayanışma. solidarist korporatizm.